Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kuruluşunun üzerinden geçen 105 yıl, yalnızca bir tarihsel hatırlatmadan ibaret değil. Bu büyük milletin bağımsızlık mücadelesinin simgesi olan TBMM, milletin iradesinin doğrudan tecelligâhı olarak bugün de varlığını sürdürüyor. Anahtar Parti Elazığ İl Başkanı Yüksel Ercan’ın açıklamaları, bu iradenin 21. yüzyılda da sapmadan sürdürüldüğünü gözler önüne seriyor.
Başkan Ercan, Meclis’in yalnızca bir yasama organı olmadığını, aksine İstiklâl Harbi'nin stratejik karargâhı, milletin özgürlük iradesinin merkezi olduğunu belirtiyor. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Başkomutan ilan edildiği bu yapının, Türkiye Cumhuriyeti’nin siyasal omurgasını oluşturduğunu vurgulayan Ercan, “Egemenlik, kayıtsız şartsız milletindir” ilkesinin hâlâ geçerliliğini koruduğunu dile getiriyor. Bu yaklaşım, Anahtar Parti’nin kurucu değerlerle olan bağının sadece söylemde değil, eylemde de sürdüğünün göstergesi.
Yüksel Ercan’ın açıklamasında dikkat çeken bir diğer nokta ise Meclis’in kuruluş ruhunun hâlâ diri tutulduğu yönündeki vurgular. Anahtar Parti’nin bu ruha sırtını dayayan bir siyasal pusula taşıdığını belirten Ercan, bu mirasın korunması gerektiğini altını çizerek ifade ediyor.
Yavuz Ağıralioğlu’nun Liderliğinde Kurucu Ruhla Siyaset
Başkan Ercan’ın açıklamalarında, partilerinin lideri Yavuz Ağıralioğlu’nun duruşu da ön plana çıkıyor. Ağıralioğlu’nun, Meclis’in kuruluş ilkelerine yönelik en küçük bir sapmayı dahi kabul etmeyen bir çizgide siyaset yürüttüğünü ifade eden Ercan, Anahtar Parti’nin bu çizgide hizalandığını söylüyor.
Bu duruş, yalnızca bir siyasi söylem değil; aynı zamanda Türk siyasetinde bir fark yaratma iddiasının somut göstergesi. Parti, TBMM’nin kuruluş felsefesini günümüz politik tartışmalarının merkezine taşımakta kararlı. Özellikle milli egemenlik, hukuk devleti ve halkın iradesine saygı ilkeleri etrafında şekillenen bu duruş, günümüz Türkiye’sinde hem siyasi hem de toplumsal bir boşluğu doldurmayı amaçlıyor.
Ağıralioğlu’nun liderliğindeki Anahtar Parti, sadece mevcut sistemin eleştirisini yapmıyor; aynı zamanda alternatif bir siyasal vizyon da sunuyor. Bu vizyonun temel taşları arasında millet iradesine sadakat, Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlılık ve gelecek nesillere bırakılacak sağlam bir siyasal miras yer alıyor.
23 Nisan: Sadece Bir Bayram Değil, Nesiller Arası Bir Emanet
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, Türkiye için sadece bir kutlama günü değil. Aynı zamanda bir kuşaktan diğerine devredilen en değerli mirasın temsilidir. Yüksel Ercan’ın açıklamalarında bu mirasın derinliği dikkat çekiyor. “Gökkuşağının renklerini taşıyan bir bayram” olarak tanımladığı 23 Nisan’ı, çocuklar için sadece bir eğlence günü değil, bir vizyon ve sorumluluk günü olarak nitelendiriyor.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklara duyduğu güvenin bir simgesi olan bu özel gün, ülkenin geleceğini inşa edecek bireylerin önemini vurguluyor. Ercan’a göre çocukların gözlerindeki ışık sönerse, bir milletin de rotası kaybolur. Bu ifadeler, eğitim, adalet ve bilim gibi temel değerlerin çocuklara aktarılması gerekliliğini ortaya koyuyor.
Aynı zamanda bu yaklaşım, Türkiye’deki politik yapının sadece bugünü değil, geleceği de inşa etmekle yükümlü olduğunu hatırlatıyor. Anahtar Parti’nin bu konuda sergilediği duruş ise, çocukları yalnızca geleceğin teminatı olarak görmekle kalmıyor; onların bugünden itibaren eşit fırsatlarla donatılmış bireyler olmalarını da hedefliyor.