Haberler23 Gündem AF YASASI 2025 ÇIKTI MI? 10. Yargı Paketi ile Kimler Yararlanabilir?

AF YASASI 2025 ÇIKTI MI? 10. Yargı Paketi ile Kimler Yararlanabilir?

Af yasası beklentisi 2025’te yeniden gündeme oturdu. Hükümet yetkilileri genel affı yalanlarken, infaz ve denetimli serbestlik alanında yapılacak yeni düzenlemeler dikkat çekiyor. 10. Yargı Paketi ile ceza sürelerinde değişiklikler kapıda.

4 Dakika
Okunma Süresi

Genel Af Beklentisi Yeniden Gündemde: Hükümetten Net Mesajlar Geldi

Türkiye’de af yasasına yönelik beklentiler, 2025 yılına girilmesiyle birlikte bir kez daha kamuoyunun gündemine oturdu. Özellikle cezaevlerinde artan mahkûm sayısı ve infaz sistemiyle ilgili reform çağrıları, toplumun geniş kesimlerinde “af çıkacak mı?” sorusunu yeniden gündeme taşıdı. Vatandaşların merakla takip ettiği bu konuda, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ve TBMM AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler’in açıklamaları belirleyici oldu.

Adalet Bakanı Tunç, özellikle kamuoyunda “af” olarak nitelendirilen düzenlemelerin büyük oranda teknik ve hukuki düzeltmeler olduğunu ifade ederek, genel affın şu anda hükümetin gündeminde olmadığını net bir dille belirtti. Bakan Tunç, 31 Temmuz 2023 tarihinden önce işlenmiş ve henüz cezası kesinleşmemiş suçlar için denetimli serbestlik gibi seçeneklerin değerlendirilebileceğini açıkladı. Bu açıklama, genel af beklentisi içinde olan yüzbinlerce kişi için bir yönlendirme niteliği taşıyor.

AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler ise cezaevlerindeki yoğunluğu azaltmaya yönelik adımlar atılabileceğini belirtti fakat genel affa dair herhangi bir yasal hazırlığın söz konusu olmadığını vurguladı. Güler, infaz sistemindeki yeni düzenlemelerin ise adaletin daha etkin işlemesi adına gündeme alınacağını söyledi. Bu açıklamalarla birlikte kamuoyunun gözü, artık genel bir af yasasından çok infaz sistemi içindeki esnek çözümlere çevrildi.

10. Yargı Paketi Neler Getiriyor? İnfaz ve Denetimli Serbestlikte Değişim Sinyali

10. Yargı Paketi’nin taslak çalışmaları, Türkiye'nin adalet sisteminde önemli değişimlerin kapıda olduğuna işaret ediyor. 55 maddeden oluşması planlanan bu paket, özellikle ceza infaz sistemine dair yapısal yenilikler içeriyor. Bu düzenlemeler, yalnızca cezaların uygulanma şeklini değil, aynı zamanda hükümlülerin cezaevi dışında geçirebileceği süreleri de doğrudan etkiliyor.

Paketin en dikkat çeken maddesi, cezanın en az beşte birinin mutlaka cezaevinde geçirilmesini zorunlu hale getiren düzenleme. Bu maddeyle birlikte uzun süredir tartışma konusu olan “cezasızlık algısının” önüne geçilmesi hedefleniyor. Aynı zamanda denetimli serbestlik sürecine dair daha esnek uygulamalar üzerinde duruluyor. Koşullu salıverilme için gereken sürelerin yeniden tanımlanması da paketin kapsamına dahil.

Bu yeni infaz modelinde, özellikle iyi hal değerlendirmeleri daha sıkı kriterlere bağlanacak. Ayrıca cezaların kişiselleştirilmesi ve suçla orantılı hale getirilmesi adına mahkemelere daha fazla takdir yetkisi verilmesi planlanıyor. 10. Yargı Paketi ile birlikte, infaz sisteminde reformist bir yaklaşım benimsenerek, hem mağdur haklarının korunması hem de hükümlülerin sosyal hayata daha sağlıklı şekilde kazandırılması amaçlanıyor.

Af Söylentileri Neden Yeniden Alevlendi? 100. Yıl Affı Beklentisi Ne Durumda?

Af yasasına yönelik söylentilerin yeniden gündeme taşınmasının en büyük sebebi, “100. yıl affı” adı altında dolaşan sosyal medya paylaşımları ve kamuoyundaki spekülasyonlar oldu. Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılına özel bir af yasası çıkacağı yönündeki iddialar, birçok hükümlü ve aileleri tarafından umutla karşılandı. Ancak yetkili isimlerin yaptığı açıklamalar, bu beklentilere net bir cevap niteliği taşıdı.

Adalet Bakanlığı kaynakları, böyle bir genel af çalışmasının olmadığını, gündemde yalnızca infaz ve denetimli serbestlik düzenlemelerinin yer aldığını vurguladı. Bu açıklamalarla birlikte 100. yıl affına dair beklentiler büyük ölçüde boşa çıktı. Ancak pandemide uygulanan geniş çaplı denetimli serbestlik düzenlemelerinin, farklı bir model ile yeniden hayata geçirilebileceği yönündeki sinyaller dikkat çekiyor.

Özellikle 5 yıl ve altında cezası kalan hükümlüler için yeni bir düzenleme yapılabileceği, infaz sürelerinin yeniden gözden geçirileceği ve toplum yararına çalışma gibi alternatif infaz yöntemlerinin gündeme alınabileceği konuşuluyor. Bu tür alternatif düzenlemelerin, hem cezaevlerinin yükünü hafifletmesi hem de hükümlülerin topluma entegrasyonunu kolaylaştırması bekleniyor.

Kimler Bu Yeni Düzenlemelerden Faydalanabilir? Gözler Detaylarda

Af niteliğinde olmasa da 2025 yılında infaz sistemi içinde yapılacak esnek düzenlemelerden kimlerin faydalanabileceği sorusu, toplumun birçok kesiminde merakla soruluyor. Mevcut bilgiler doğrultusunda; özellikle 31 Temmuz 2023 tarihinden önce işlenmiş suçlardan dolayı hakkında henüz kesinleşmiş bir ceza kararı bulunmayan kişiler, bu yeni düzenlemeler kapsamında değerlendirilebilecek.

Ayrıca daha önceki Covid-19 izin düzenlemelerinden faydalanamayan hükümlüler için de, anayasanın eşitlik ilkesi doğrultusunda yeni bir hak tanınabileceği belirtiliyor. Bu durum, özellikle pandemiden önce cezaevine girip izin hakkını kullanamayan hükümlüler ve yakınları tarafından yakından takip ediliyor.

İnfaz sistemindeki yeni uygulamaların kapsamına, suç türüne göre değerlendirme yapılması bekleniyor. Ağır suçlar ve terörle bağlantılı dosyaların kapsam dışı bırakılacağı öngörülürken; hırsızlık, dolandırıcılık ve benzeri adli suçlarda ise yeni bir infaz modeli ile cezaların cezaevi dışında çekilmesi mümkün hale gelebilir. Mahkemelerin ve infaz savcılıklarının uygulayacağı yeni kriterlerle birlikte, hükümlü profiline göre kişiselleştirilmiş infaz süreçlerinin önü açılacak.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *