15 Bin Sözleşmeli Öğretmen Alımı Başlıyor: KPSS ile Başvuru Süreci
2025 yılı için beklenen öğretmen atama takvimi, Millî Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından açıklandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kabine Toplantısı sonrası duyurduğu 25 bin öğretmen alımıyla ilgili süreç, öğretmen adayları için heyecanla beklenen bir dönemin başlangıcı oluyor. Başvurular, 21 Nisan 2025 tarihinde başlayacak ve 5 Mayıs’a kadar devam edecek. Bu süreçte, öğretmen adaylarının KPSS puanlarına göre belirlenen branş bazında kontenjanların üç katı kadar aday, sözlü sınav için davet edilecek.
Adayların sözlü sınavlara katılabilme durumu ise 7 Mayıs 2025’te açıklanacak. Atama sürecinde, KPSS ve sözlü sınav puanları eşit oranda değerlendirilecek ve sonuçlar doğrultusunda öğretmen adaylarına sıralama yapılacak. Süreç boyunca, MEB tarafından en yüksek şeffaflık ve titizlikle yürütülen bu adımlar, öğretmen adaylarının geleceğini şekillendirecek.
18 Nisan’da yayımlanacak başvuru kılavuzuyla birlikte, her branş için kontenjanlar netleşecek ve adaylar bu bilgilere göre başvurularını yapacak. MEB, bu atama sürecini şeffaf bir şekilde takip edebilmesi için tüm detayları internet sitesinde paylaşacak.
10 Bin Öğretmen Millî Eğitim Akademisi’ne Alınacak: Süreç ve Sınavlar
MEB’in açıkladığı öğretmen alım sürecinin ikinci ayağını oluşturan Millî Eğitim Akademisi, öğretmen adayları için farklı bir yol haritası sunuyor. Toplamda 10 bin öğretmen adayı, Akademi’ye giriş sınavına katılacak ve bu sınavın ardından süreç belirlenecek. Ancak bu süreç, KPSS ve sözlü sınavlardan farklı olarak biraz daha karmaşık bir yapıya sahip olacak.
Akademiye giriş için detaylar henüz netleşmiş değil, ancak giriş şartları, eğitim içerikleri ve mezuniyet sonrası atanma koşulları hakkında açıklamaların yakın zamanda yapılması bekleniyor. Millî Eğitim Akademisi’ne girecek öğretmen adaylarının eğitim süreçlerinin ardından 2026-2027 eğitim öğretim yılına kadar atamalarının gerçekleşeceği biliniyor. Bu durum, öğretmen adayları açısından daha uzun bir bekleme süresi anlamına geliyor.
Bu yeni sistemin amacı, daha donanımlı öğretmenler yetiştirmek ve uzun vadede öğretmen kalitesini arttırmaktır. Ancak, bu alım sürecinin öğretmen adayları tarafından nasıl karşılanacağı henüz belirsizliğini koruyor.
Eğitim Sistemi ve Atama Beklentileri Üzerine Değerlendirmeler
Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayati Akyol, öğretmen atama süreci ve geleceği hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu. Prof. Dr. Akyol, özellikle öğretmen adaylarının yüksek sayıda atama beklememeleri gerektiğini vurguladı. Akyol, yapılan atamaların ve sistemin geleceği hakkında şu açıklamalarda bulundu:
“İlk etapta 15 bin öğretmen atanacak, kalan 10 bin ise Millî Eğitim Akademisi’ne alınacak. Ancak bu 10 bin kişi hemen göreve başlamayacak, bu da ciddi bir boşluk yaratacaktır. Dolayısıyla, öğretmen adaylarının beklentilerini gerçekçi tutmaları önemlidir.”
Akyol, öğretmen arzını artırma noktasında geçmişte uygulanan formasyon sisteminin artık sürdürülebilir olmadığını belirtti. Bu sistemin, ihtiyaç olup olmadığına bakılmaksızın öğretmen yetiştirilmesine yol açtığını ifade etti. Ayrıca, öğretmen atama sayılarının yalnızca MEB tarafından değil, aynı zamanda Hazine ve Maliye Bakanlığı gibi diğer kurumlarla yapılan bütçe görüşmeleriyle şekillendiğini söyledi. Deprem bölgesine yapılan harcamalar ve diğer ekonomik kalemlerin, öğretmen atamaları üzerinde doğrudan etkili olduğu belirtilen faktörler arasında yer aldı.
MEB’in açıkladığı bu öğretmen atama süreci, beklentileri karşılamanın ötesinde daha sistemli ve kontrollü bir eğitim politikası izleme amacını taşıyor. Ancak öğretmen adaylarının uzun vadeli ve temkinli bir planlama yapmaları gerektiği de Prof. Dr. Akyol’un görüşleri arasında öne çıkıyor.
