İsrail’in çeşitli bölgelerinde aynı anda başlayan ve rüzgarın da etkisiyle hızla büyüyen orman yangınları ülke genelinde paniğe neden oldu. Özellikle Beyt Şemeş ve Kudüs çevresindeki 5 farklı noktada başlayan alevler, kısa sürede kırsal alanları etkisi altına aldı. Kudüs ile Tel Aviv arasındaki ana otoyol, yangının güzergâhına girmesi nedeniyle tamamen trafiğe kapatıldı. Araçlarını terk eden çok sayıda sürücü can havliyle bölgeden yaya olarak uzaklaştı. Yangının otoyol kenarındaki araçlara da sıçramasıyla 4 araç alevler içinde kaldı.
Alevlerin tehdit ettiği yerleşim yerlerinden biri olan Ein Kerem’de ise acil tahliyeler gerçekleştirildi. Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde, tahliye edilen sivillerin çekici kamyonlarının arkasında Kudüs merkezine doğru taşındığı görüldü. İsrail Ulusal Acil Servisi Magen David Adom (MDA) tarafından yapılan açıklamada, şu ana kadar 12 kişinin dumandan etkilendiği ve hastanelerde tedavi altına alındığı bildirildi.
Yangının, sadece kırsal alanları değil, altyapıyı da tehdit etmesiyle elektrik hatlarında kesintiler yaşandı. Bazı bölgelerde iletişim ağlarının devre dışı kalması, müdahale ekiplerinin koordinasyonunu zorlaştırdı. Tahliye edilen 5 yerleşim yerinde binlerce kişi evlerinden ayrılmak zorunda kaldı.
Yangın Askeri Üsse Sıçradı: İsrail Ordusunda Alarm Durumu
İsrail’in karşı karşıya kaldığı yangın felaketi, yalnızca sivilleri değil, askeri tesisleri de tehdit ediyor. Kudüs çevresinde etkili olan alevlerin, İsrail ordusuna ait zırhlı birliklerin konuşlandığı askeri üsse kadar ulaştığı bildirildi. Alevlerin hızla üs çevresine yayılması üzerine, çok sayıda askerin tahliye edildiği, bazı askerlerin ise kısa süreliğine mahsur kaldığı öğrenildi.
İsrail Savunma Bakanı Israel Katz, gelişmelerin ardından olağanüstü güvenlik toplantısı gerçekleştirdi. Toplantı sonrasında Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir'e, yangınlarla mücadelede ordu birliklerinin aktif olarak görevlendirilmesi talimatı verildi. Bakanlık açıklamasında, ülkenin ulusal bir acil durumla karşı karşıya olduğu ve mevcut tüm kaynakların seferber edilmesi gerektiği vurgulandı.
Yangının askerî alana sıçraması, bölgede geniş çaplı güvenlik önlemlerini de beraberinde getirdi. Bazı askeri üslerde mühimmat depolarının yakınlarında önlem amaçlı tahliye işlemleri başlatılırken, yangının stratejik tesislere zarar vermemesi için orduya bağlı hava araçları da söndürme çalışmalarına dâhil edildi.
İsrail Yardım Çağrısında Bulundu: 6 Ülkeden Destek Talebi
Alevlerin kontrol edilememesi, İsrail yönetimini uluslararası yardım talebinde bulunmaya itti. Başta Güney Kıbrıs, Hırvatistan, İtalya ve Yunanistan olmak üzere toplam 6 ülkeye acil yardım başvurusu yapıldı. Yardım çağrısının ardından, bazı ülkelerin yangın söndürme uçakları ve ekipmanlarıyla destek sunmaya hazırlandığı belirtildi.
İsrail itfaiyesi, yangınların çok noktalı şekilde yayılması ve rüzgarın hızını artırması nedeniyle müdahalede zorlandıklarını bildirirken, olay yerinden aktarılan bilgiler durumun her geçen saat daha da kritik hâle geldiğini ortaya koydu. Kudüs Belediyesi ise bazı parklarda acil barınma alanları oluşturarak tahliye edilen vatandaşlara geçici konaklama imkânı sağlamaya başladı.
İsrail İtfaiyesi Kudüs Bölge Sorumlusu Shmulik Friedman, devlet televizyonu KAN'a verdiği demeçte yaşananları "ülke tarihindeki en büyük yangın felaketlerinden biri" olarak nitelendirdi. Alevlerin ne şekilde başladığına dair henüz net bir bilgi bulunmadığını belirten Friedman, yangınların kaynağını belirlemek üzere teknik incelemelerin sürdüğünü kaydetti.
Bağımsızlık Günü Töreni İptal: Herzl Dağı Tehlike Altında
İsrail’deki yangınlar, yalnızca güvenlik ve yaşam alanlarını değil, kültürel etkinlikleri de etkiledi. Batı Kudüs’teki Herzl Dağı’nda düzenlenmesi planlanan Bağımsızlık Günü meşale yakma töreni, yangın tehdidi nedeniyle iptal edildi. İsrail Ulaştırma ve Yol Güvenliği Bakanı Miri Regev, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, durum değerlendirmesi sonrası törenin güvenlik gerekçesiyle yapılmayacağını duyurdu.
Regev’in açıklamasına göre, Herzl Dağı’nın çevresindeki ormanlık alanlarda çıkan yeni yangınlar ve şiddetli rüzgarlar, tören için oluşturulan alanı doğrudan tehdit etmeye başladı. Bakan, iki gün önce binlerce kişinin katılımıyla gerçekleştirilen prova görüntülerinin yayınlanacağını da sözlerine ekledi.
Bağımsızlık Günü'nün simgelerinden biri olan bu törenin iptali, ülkede sembolik olarak da yangın felaketinin boyutlarını gözler önüne serdi. Sosyal medya üzerinden birçok vatandaş, doğal afetler karşısında altyapı ve kriz yönetimi eksikliklerini eleştiren paylaşımlarda bulundu.
Geçmişten Gelen Alarm: Aynı Bölge Geçen Hafta da Alev Almıştı
Yangının merkezi hâline gelen Kudüs çevresi, geçtiğimiz hafta da büyük bir yangın tehlikesi yaşamıştı. Çarşamba ve perşembe günleri meydana gelen orman yangınında yaklaşık 10 bin dönümlük alan kül olmuştu. 100’den fazla itfaiye ekibinin katıldığı söndürme çalışmaları, 20 saatten uzun süren bir mücadelenin sonunda kontrol altına alınabilmişti.
Yetkililer, bu kadar kısa süre içerisinde ikinci kez büyük çaplı bir yangın yaşanmasının, bölgedeki doğa koşullarının ve iklim değişikliğine bağlı kuraklığın ne kadar tehlikeli hâle geldiğini ortaya koyduğunu belirtiyor. Uzmanlar, kuraklık ve yüksek sıcaklıkların önümüzdeki haftalarda yangın riskini daha da artırabileceği uyarısında bulunuyor.
